Kanser | Konular | Kitaplar

Prostat kanseri ve domates prostat kanserine iyi gelen yiyecekler

ABD’de yapılan araştırmalarda, kanser olan kişilere üç hafta boyunca, her gün domateste bulunan likopen maddesinden 30 miligram verilerek kanser tümörleri küçültüldü

Sebze ve meyvelerde bulunan çeşitli vitamin, mineral ve kimyasallardan her birinin, farklı bir hastalık için şifa kaynağı olduğunu hepimiz biliyoruz. Dünyanın dört bir yanında, modern tıp tarafından sürdürülen araştırmaların sonuçları da, bu gerçeği gözler önüne seriyor. Domateste bulunan ve bu harika sebzeye kırmızı rengini veren “likopen” de yukarıda sözünü ettiğimiz şifa kaynağı kimyasallardan biridir. Likopenin insan sağlığı açısından öne çıkan en önemli özelliği, antioksidan molekül olması dolayısıyla kanser oluşumunu, özellikle de prostat kanseri oluşumunu engelleme konusundaki etkisidir.


BAŞARILI SONUÇ
Son olarak ABD’de yaptığı kanser araştırmalarıyla tanınan Prof. Dr. Ömer Küçük, prostat kanseri olan kişilere üç hafta boyunca, her gün 30 miligram likopen vererek kanser tümörlerini küçültmeyi başardı.

ABD Wayne State Üniversitesi Kanser Merkezi’nde çalışmalarını sürdüren Prof. Ömer Küçük’ün de içinde yer aldığı bir ekip, bazı sebze ve meyvelerin, insanları kanserden koruduğu gerçeğinden yola çıkarak, domatesteki “likopen”, soyadaki “izoflovan” ve brokoli ile balıktaki “selenyum”un vücudu kanserden korumadaki etkisini araştırarak önemli sonuçlar elde etti.
Uzmanlar bu araştırmalarda, soyadaki “izoflovan” maddesinin meme ve prostat kanserini, domatesteki “likopen”in akciğer ve prostat kanserini, brokoli ve balıktaki selenyumun da akciğer kanserini önlemedeki etkilerini tespit ettiler.


DOMATES
Prof. Dr. Küçük, hayvanlar üzerindeki denemelerin ardından prostat kanseri olan 30 hastayı 15’erli iki gruba ayırarak araştırma yaptı. Ameliyattan önceki üç hafta boyunca hastaların bir grubuna günde 30 miligram likopen verdi. Hastalardan likopen alanlarda prostat kanserinin küçüldüğü ve PSA düzeyinin düştüğü görüldü.
Ömer Küçük, domatesteki likopenin kanserden korunma ve tedavi edici etkisi üzerinde büyük umut veren araştırmayı, kanser riski çok yüksek 2-3 bin kişide daha deneyeceklerini vurguladı.

ÖNEMLİ ARAŞTIRMALAR
Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Atilla Gör de, domatesin birçok hastalığın yanı sıra prostat kanserine karşı etkili olduğunu belirterek “Bunun için özellikle 50 yaşın üzerinde olan erkekler, her gün en az 3-4 tane domates yemeli” diyor.
Amerikan Journal of National Science dergisinde yayınlanan bir araştırmanın sonuçları da ilginç bilgiler içeriyor:

“Yaklaşık 47 bin yetişkin erkek üzerinde yapılan araştırmada, haftada 2-4 porsiyon taze domates tüketenlerde prostat kanseri riskinin, hiç tüketmeyenlere oranla yüzde 26 oranında azaldığı gözlemlendi. Araştırmaya göre haftada 10 porsiyondan fazla domates ve domates suyu tüketenlerde prostat kanseri riski, haftada 1.5 porsiyon tüketenlere oranla yüzde 35 oranında azalıyor.

BALIK VE BROKOLİ
Akciğer kanseriyle ilgili bir başka araştırmada ise hastalara brokoli gibi sebzeler ve balıkta bulunan selenyum veriliyor. Araştırmaya, hastalığa birinci evrede yakalanarak ameliyat olmuş hastaların katıldığını belirten Prof. Dr. Ömer Küçük, bu kişilerde hastalığın tekrarlama riskinin yüksek olduğunu söyledi.
Bu riski azaltmak amacıyla başladıkları araştırmaya ABD’deki tüm hastanelerin katıldığını dile getiren Küçük, 1300 hastaya günde 200 mikrogram selenyumu tablet olarak verdiklerini kaydetti. Küçük, dört yıldır devam eden araştırmada başarılı sonuçlar almaya başladıklarını ve çalışmanın toplam 7 yıl süreceğini belirtti.

BOL SEBZE VE MEYVE YİYİN
Soyadaki izoflovanın meme ve prostat, domatesteki likopenin akciğer ve prostat, brokoli ve balıktaki selenyumun da akciğer kanserinin önlenmesindeki etkileriyle ilgili araştırmaların sürdüğünü tekrarlayan Prof. Dr. Küçük, araştırmalar tamamlanıncaya kadar kanserden korunmak için herkese, bol miktarda meyve sebze yemesini tavsiye attı.

Meme kanseri için yeni umut
ABD’de, diğer kanser ilaçlarıyla birlikte kullanıldığında hem kanserin kök hücrelerini, hem de meme tümörünü yok etmekte etkili olan ilaç geliştirildi. Ulusal Kanser Enstitüsü Dergisinde yer alan haberde; “Lapatinib” adı verilen ilacın halen deneme safhasında olduğu ve yapılan çalışmalarda olumlu sonuçlar alındığı bildirildi. Araştırma ekibinin başkanlığını yürüten Dr. Michael Lewis,

“Şu an meme kanseri tedavisinde uygulanan kemoterapi yönteminin tekrarlama riskini tamamen ortadan kaldıramamasının sebebi, tedavinin tümörü yok etmesi ancak kök hücrelere dokunmamasıyla açıklanabilir” dedi. Bunu “bahçedeki otları kesip köklerini bırakmaya benzeten Michael Lewis, yeni ilaçta, özellikle kök hücreleri hedef alan kimyasalların kullanıldığını, bunun da tekrarlama riskini ortadan kaldırdığını ifade etti.

Konular